Türkiye’nin geleceğini belirleyecek olan 7 Haziran seçimleri için partiler adaylarını açıkladılar. Seçilecek olan yerdekiler sevinirken, seçilemeyecek yerde olanlarla, liste dışı kalanlar ise üzüntülü bir şekilde şimdiden gelecek için planlar yapmaya başlıyorlar.
Türkiye için bir viraj olan bu seçim sonuçlarıyla yeni bir rota çizecek. Partilerin listelerindeki isimler açısından AK Parti için tahminler tutarken, CHP’deki ön seçim ve fermuarla belirlenen kontenjan sonuçlarıyla değişik bir tablo ortaya çıktı. Bir çok ünlü kişi liste dışı kaldı. MHP’de akademisyenler yer alırken, HDP’de Selahattin Demirtaş’ın İstanbul 1. bölgeden aday olması yarışın heyecan içinde geçeceğini gösterir bir hale getirdi. CHP’de Metin Ağırman’ın listede seçilecek yerde olması bölge halkını memnun etti. Adayların profilleri ile ilgili geniş ve ayrıntılı gözlemlerimizi önümüzdeki sayılarda yazacağımızdan şimdilik kısaca herkesin peşinden koştuğu bu siyaset ve particilik ile ilgili kısa bilgilendirme yapmanın seçim öncesi iyi olacağını düşündüm.
Particilik parti yolu ile ifa edilen çeşitli kademeleri bulunan bir gayret merdivenidir. İnanç, heyecan, bilgi, feragat, sabır ve karşılıksız hizmet aşkı particinin başlıca vasfıdır. Bunların eksikliği demokrasinin bekası için tehlikelidir. Parti kapısını bir menfaat eşiği görenlerin, samimi particileri küstürerek particiliği yok etme gayretleridir ki, şayet bu gidişe dur denmezse faturasını yarın yine demokratik rejim öder.
Toplumsal bir değişmenin içinde kıvranıyoruz. İhtiyaçları sınırlı bir cemiyetten, ihtiyaçları sınır bilmez bir topluma dönüşüyoruz. Yeni kuşakların reddi mümkün olmayan en önemli meselesine büyük bir ciddiyetle ve heyecanla sahip çıkmak basiretini göstermezse olayları akışı içinde kaybolmak kaderini hiçbir kuvvet değiştiremez. Başarının sırrı insanların kafasının nasıl değiştirileceğinin bilinmesidir. Bir avukat, bir bakkal, bir politikacıyı ve bir din adamını başarıya ulaştıran bu güçtür. Samimi ve şevkli insanlar temas ettikleri insanlar üzerinde manyetik bir tesir yaratır. İnsanlara yaklaşmak çok kolay ama onlara ancak doğru kapıdan girdiğin zaman yaklaşabilirsin. Asalet özde, samimiyet gözde, dürüstlük tutulan sözdedir. Gerçek dostunu iktidarda değil, darda anlarsın. Siyaset, başkalarının mutluluğu için kendi mutluluğunu erteleyebilmektir. Siyaset yapıyorsan sarılacaksın ama darılmayacaksın, dinleyeceksin ama dinlenmeyeceksin, çok çalışacaksın. Ayrıca siyaset nefsine yapılanları unutmak, toplum için yapılanları asla unutmamaktır. Ve en önemlisi de makam ile tevazu birlikte artmıyorsa tehlike yakın demektir.
Yorum Yazın